Dedelerinin evleri bitişiğindeki Yıldırım Camiinde Hocalara desteklerinden dolayı Balıkesir’de ‘Çömez’ lakabıyla bilinen Ahmet Çömezoğlu , cumhuriyetin ilk yıllarında kösele ticaretiyle iş hayatına atılmıştır. İkinci Dünya Savaşı yıllarında Balıkesir-Çanakkale yöresindeki askeri birliklerin giyim, gıda taahhüdü ve binek hayvanlarının koşum takımlarıyla yem ihtiyaçlarının karşılanması; un fabrikası işletmeciliği; karayollarındaki köprülerin box inşaatlarının yapımı gibi çeşitli dallarda faaliyetlerde bulunmuş ; yaşlılık döneminde ise Balıkesir’de Zümrüt Palas Otelini inşa ederek otelcilikle ilgilenmiştir. İki kız evladından sonra dünyaya gelen oğlunu, 1940’lı yılların ulaşım - haberleşme zorluklarına rağmen yabancı dil öğrenimi için İstanbul’a Galatasaray Lisesi’ne göndermesi ve daha sonra da mimarlık eğitimi için yurtdışında tahsile yönlendirmesi; dışarıya kapalı Anadolu kentindeki bir tüccarın eğitime verdiği değeri göstermesi bakımından anlamlıdır. Almanya’nın Hannover şehrinden Y.Müh. Mimar olarak mezun olan ve İsviçre’deki mesleki çalışmalarından sonra yurda dönen Tuğrul Çömezoğlu gerek mimar gerekse müteahhit olarak konut – işyeri - yazlık site - banka binaları – sosyal tesis gibi birçok projeyi hayata geçirmiştir. Ayrıca sağlık ve eğitim konusunda çalışan çeşitli Sivil Toplum Örgütleri ve Balıkesir Üniversitesi Vakfı’nda etkin olarak görev almış; Balıkesir Mimarlar Odası’nın kuruluşuna katkıda bulunarak iki dönem başkanlığını üstlenmiştir. Ailenin Mimarlık ve İşletme eğitimi almış 3. Kuşak temsilcileri ise inşaat müteahhitliği ve otel işletmeciliği alanlarında ticari faaliyete devam etmektedirler.